FİTNE VE KIYAMET ALAMETLERİ BAHSİ
NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
128 - (2947) حدثنا
يحيى بن أيوب
وقتيبة بن
سعيد وابن
حجر. قالوا:
حدثنا
إسماعيل
(يعنون ابن
جعفر) عن العلاء،
عن أبيه، عن
أبي هريرة؛
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم قال
"بادروا
بالأعمال ستا:
طلوع الشمس من
مغربها، أو
الدخان، أو
الدجال، أو
الدابة، أو
خاصة أحدكم،
أو أمر العامة".
{128}
Bize Yahya b. Eyyûb ile
Kuteybe b. Saîd ve İbni Hucr rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize İsmâîl (yâni;
ibni Ca'fer) Alâ'dan, o da babasından, o da Ebû Hureyre'den naklen rivayet etti
ki, Resulullah (Sallallah Aleyhi ve Sellem)'den şöyle buyurmuşlar:
«Altı şey’den: Güneşin
battığı yer’den doğmasından, dumandan, Deccal'dan, dabbe'den bîrinizin hassaten
başına gelecek vakıadan ve âmmeten gelecek fitneden önce, amellere şitab edin!»
129 - (2947) حدثنا
أمية بن بسطام
العيشي. حدثنا
يزيد بن زريع.
حدثنا شعبة عن
قتادة، عن
الحسن، عن زياد
بن رياح، عن
أبي هريرة،
عن
النبي صلى
الله عليه
وسلم، قال
"بادروا بالأعمال
ستا: الدجال،
والدخان،
ودابة الأرض، وطلوع
الشمس من
مغربها، وأمر
العامة،
وخويصة أحدكم".
{129}
Bize Ümeyye b. Bistam
El-Ayşî rivayet etti. (Dediki): Bize Yezîd b. Zürey' rivayet etti. (Dediki):
Bize Şu'be, Katâde'den, o da Hasan'dan, o da Ziyad b. Rıyah'dan, o da Ebû
Hureyre'den, o da Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet
etti. (Şöyle buyurmuşlar) :
«Altı şeyden: Deccal,
duman, dabbetü'I-Ârz, güneşin battığı yerden doğması, umûmî fitne ve bîrinizin
başına gelecek husûsî vakıadan önce amellere şitab edin.»
129-م - (2947)
وحدثناه زهير
بن حرب ومحمد
بن المثنى.
قالا: حدثنا
عبدالصمد بن
عبدالوارث.
حدثنا همام عن
قتادة، بهذا
الإسناد،
مثله.
26 - باب
فضل العبادة
في الهرج
{m-129}
Bite bu hadîsi Züheyr b.
Harb ile Muhammed b. Müsennâ da rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize Abdü's-Samed
b. Abdi'l-Vâris rivayet etti. (Dediki): Bize Hemmâm Katâde'den bu isnadla bu hadîsin
mislini rivayet etti.
İzah:
Bu rivâyetlerdeki
husûsî vakıadan murad; bazılarına göre ölümdür.
Umumi fitne ise
kıyamettir.
Taylasan: Biçilip
dikilmeden omuzlarda taşınan bir nevî elbisedir.
Hz. Ümmü Şerîk'in: O
gün Arablar nerede olacak? diye sormasından murad; mücâhidlerdir. Yâni; o gün
hak yolunda mücâhede eden ve din düşmanlarıyle çarpışanlar nerede kalacak?
demek istemiştir. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) de: «Onlar azdır.»
buyurmakla Deccal'ın hakkından gelemeyeceklerine işaret buyurmuştur. Hz. Ebû
Hureyre rivayeti kıyametin altı alâmeti görülmezden önce ibâdet, tâat ve
hayırlı işlere koşmak gerektiğine delildir. Zira bu alâmetlerden sonra
yapılacak hayırların bir faydası olmayacaktır.